Vergiler genelde manşetlere büyük zamlarla ya da yeni düzenlemelerle girer. Ama bazen sessiz sedasız yapılan değişiklikler, bütçe gelirleri içinde kayda değer bir fark yaratır. Damga vergisindeki artış da tam böyle bir örnek.
2025 başında yapılan düzenlemelerle beyannameler üzerinden alınan damga vergisi ciddi şekilde artırıldı. Gelir ve kurumlar vergisi beyannameleri için 672 liradan 1.000 liraya yükselen damga vergisi, mükellef başına 327 lira ek yük getirdi. Aylık verilen KDV ve muhtasar beyannamelerinde ise 443 liradan 526 liraya çıkan damga vergisi, ilk bakışta daha sınırlı bir artış gibi görünse de yıllık bazda mükellef başına yaklaşık 988 liralık ek maliyet anlamına geliyor.
Peki bu artış bütçeye nasıl yansıyor? Gelir İdaresi’nin Haziran 2025 verilerine bakalım:
- Gelir vergisi mükellefi sayısı 2 milyon 676 bin,
- Kurumlar vergisi mükellefi 1 milyon 213 bin,
- KDV mükellefi ise 3 milyon 787 bin.
Bu tabloya artış oranlarını uyguladığımızda sadece gelir ve kurumlar vergisi beyannamelerinden gelen ek katkı 1,3 milyar lira düzeyinde kalıyor. Ancak iş KDV’ye geldiğinde rakamlar sıçrıyor: yıllık yaklaşık 3,7 milyar lira.
Asıl çarpan etkisi muhtasar beyannamelerde ortaya çıkıyor. Mükellef sayısına bağlı olarak bütçeye getirisi 1 ila 3 milyar lira arasında değişiyor. Yani toplamda bu sessiz artışın bütçeye katkısı 6 ile 8 milyar lira arasında.
Bir başka ifadeyle, vatandaşın çoğu farkına bile varmadan ödenen damga vergisi, devletin kasasına hatırı sayılır bir kaynak sağlıyor. Vergi gelirleri içinde payı küçük gibi görünse de, artışlarla birlikte önemli bir tamamlayıcı unsur haline geldiğini söylemek mümkün.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder