Giriş
Vergi
sistemleri uzun yıllar boyunca ekonomik rasyonaliteye dayalı modellerle
şekillendi. Ancak bireylerin vergiye uyum davranışları, yalnızca maliyet-fayda
analizleriyle açıklanamayacak kadar karmaşıktır. Bu noktada devreye giren davranışsal
vergilendirme, bireylerin psikolojik, sosyal ve bilişsel özelliklerini
dikkate alarak vergi politikalarının tasarımını yeniden düşünmeyi önermektedir.
Bununla birlikte 2021 yılından itibaran ülkemizdede davranışsal vergilendirmeye
yönelik adımlar atılmaya başlandı. Ancak toplumun yasalar karşısındaki
sorumluluklarıyla birlikte, taşıdığı kültürel değerler ve gelenekler ile vergiye
karşı bilinçsel tutumlarında önemli bir unsur olmaktadır. Bu makalede yeni bir
uygulama alanı olan davranışsal vergilendirmede kavramlar ile uluslararası
uygulama sonuçlarını kısaca tartışmaya çalışacağım.
Vergi Psikolojisinin Yeni Dili
Esas olarak
ekonomik bir terim olan davranışsal modeller, son zamanlarda çeşitli şekillerde
vergi alanında da uygulanma alanı bulmaktadır.Davranışsal vergilendirme;
psikoloji, ekonomi ve kamu politikaları arasında köprü kuran dinamik bir alan
olarak şekillenmiştir.
Temel
kavramları:
- Dürtme (Nudge): Bireyleri özgürlüklerini kısıtlamadan
davranış değişikliğine teşvik eden zarif müdahaleler.
- Seçim mimarisi: Karar ortamının şekliyle tercihleri
yönlendirme.
- Çerçeveleme etkisi: Aynı bilginin farklı sunum biçimleriyle
algının değişmesi.[1]
- Statüko etkisi: Mevcut durumu değiştirmeye karşı direnç
gösterme eğilimi.
Bu kavramlar, vergi
idarelerinin kullandığı mesajlardan ödeme sistemlerinin tasarımına kadar birçok
noktada kendini gösteriyor.
Teoriyle Uyumlu, Sonuç Odaklı Müdahaleler
Davranışsal
vergilendirme politikalarının ekonomik ve sosyal hayata uygulanması fikri bir
çok ülkede bireylerin davarnışları üzerinde bir etki yaratarak kamusal
kaynakların daha etkin bir şekilde zenginleştirlmesi ve verginin daha etkin
toplanmasına katkı sağlanması amaçlanmıştır.Birçok ülke davranışsal
vergilendirme uygulamalarını hayata geçirerek somut sonuçlar elde ettmişlerdir.
Uygulanma örneklerine bakıldığında
bireylerde ,ailede toplumun geleceği olan gençler üzerinde vergi
bilincinin yaygınlaştırılması ile dürüstlük fikrinin kıyasalama yoluyla
katılımcılığın sağlanmasını hedefleyebilmektedir. Uygulanan birkaç ülkedeki
göstegelere bakıldığında;
- “Birleşik Krallık: “%90’ı ödedi, ya sen?” mesajı içeren
mektuplar, ödeme oranlarında %15’e kadar artış sağladı. İngiliz hükümeti,
davranışsal müdahalelerin maliyetinin 10 katı kadar fayda sağladığını
raporladı.
- Hollanda: Sosyal normlara dayalı e-posta
kampanyaları ile özellikle genç mükelleflerde vergi beyannamesi verme
oranı artırıldı.
- Avustralya: Vergi bildirimlerinin dili ve gönderim
zamanı davranışsal analizler doğrultusunda belirlendi. Sonuç olarak,
mükelleflerin daha erken ve düzenli ödeme davranışı geliştirdiği
gözlemlendi.
- ABD – IRS: Mektup içerikleri ve gönderim zamanları
davranışsal testlerle optimize edildi. Serbest meslek sahiplerinde vergi
uyum oranı arttı; mükelleflerin vergi sistemine güveni güçlendi.”[2]
Davranışsal
Yaklaşımların Somut Faydaları
Etki Alanı |
Gözlemlenen Fayda |
Gönüllü Uyum |
%10–15
arasında artış |
Denetim Maliyetleri |
Daha az
inceleme ihtiyacı, daha düşük operasyonel maliyet |
Kamu Güveni |
Vergi
idaresine duyulan güvenin artışı |
Sosyal Normlar |
Toplumsal
sorumluluk bilincinin pekişmesi |
Hedefli Müdahale |
Riskli
davranış gruplarına düşük maliyetli erişim |
Sonuç
Davranışsal
vergilendirme, vergi sisteminin toplumla kurduğu ilişkiyi yeniden tanımlıyor. Toplumda
yeni bir vergi kültürüne doğru gidiliyor. Fayda/ maliyet ilişkisi içerisinde
verimliliği artırıcı, vergi idaresine güven artırıcı etkisi sağlaması, verginin
toplanmasında riskli gruplar üzerinde daha etkin bir kontrol sağlanarak düşük
mmaliyetle verginin toplanmasında kolaylaştırcı bir etkisi olabilmektedir. Cezadan
çok anlayışı, zorlamadan çok teşviki, korkudan çok güveni esas alan bu
yaklaşım; kamu politikalarında daha insani, daha katılımcı ve daha etkin bir
dönemin öncüsü olabilir.[3]
Dipnotlar
[1] Tversky, A. & Kahneman, D. (1981). “The Framing of Decisions and the
Psychology of Choice.” Science, 211(4481), 453–458.
[2] Vergi Algı, “Dünyada ve Türkiye’de Davranışsal Kamu Politikalarının Analizi
ve Davranışsal Yaklaşımların Vergi Bilincine Etkisi” – Kaynak
[3] Thaler, R. & Sunstein, C.
(2008). Nudge: Improving Decisions About Health, Wealth, and Happiness.
Vergilendirmede vatandaş için davranış bimiçimleti geliştirip güçlendirmek çok önemli ve etkili sonuçları olacaktır ancak daha da önemlisi devleti yönetenlerin harcamalar konusunda kendilerine güven sağlayacak davranış biçimleri de geliştirilmeli. Emeğine bereket arkadaşım.
YanıtlaSil