DENETİMDE MAKUL GÜVENCE VE YAPAY ZEKÂ; EVRİLEN GÜVENCE ALGISI
Giriş
Denetim süreçlerinin temel taşlarından biri olan makul
güvence, denetçilerin finansal raporlamadaki hata veya usulsüzlükleri
makul bir seviyede tespit etmesini sağlar. Geleneksel denetim yöntemleri, denetçinin
analitik ve profesyonel muhakemesine dayanırken, yapay zeka destekli
denetim çözümleri süreçleri hızlandırıyor ve yeni bir güvence anlayışı
doğuruyor. Ancak bu dönüşüm, çeşitli riskler ve yeni
denetim paradigmaları ortaya çıkarıyor.
Denetimde Makul
Güvencenin Önemi
Denetim, finansal raporlamanın doğruluğunu sağlamak ve
olası hata veya usulsüzlükleri belirlemek için kritik bir rol oynar. Bu süreçte
makul güvence, denetçinin raporunun mutlak doğruluğunu garanti etmese
de, belirli bir güvenilirlik seviyesini korumasını sağlar. Geleneksel denetim
yöntemleri genellikle profesyonel muhakeme, örnekleme teknikleri ve risk bazlı
analizlerden oluşurken, yapay zeka destekli denetim mekanizmalarının gelişimi
bu anlayışı kökten değiştirmektedir.
Yapay Zeka ile Gelen Dönüşüm
Yapay zekanın denetimde kullanımı, büyük veri
analitiği, makine öğrenmesi ve otomatik hata tespiti gibi yeniliklerle
süreçleri hızlandırmakta ve doğruluk seviyesini artırmaktadır. Geleneksel
denetim örnekleme metoduna dayanırken, yapay zeka tüm veri setlerini
tarayarak anormallikleri daha etkili bir şekilde belirleyebilir. Bu dönüşüm,
denetçilerin iş yükünü azaltırken, süreci daha kapsamlı hale getiriyor. Ancak
bu yeniliklerin beraberinde getirdiği riskler ve açıklanabilirlik sorunları,
denetim paradigmasını yeniden şekillendirmektedir.
Riskler ve Açıklanabilirlik Problemi
Yapay zeka destekli denetimin en büyük endişelerinden
biri algoritmik yanlılık ve açıklanabilirlik konularıdır. Yapay
zeka sistemleri, eğitim verileri ile şekillendiğinden, eksik veya hatalı veri
setleri yanlış sonuçlara yol açabilir. Finansal raporlama gibi kritik
süreçlerde, kararların neden alındığını açıklamak önemlidir. Geleneksel denetçiler
karar süreçlerini gerekçelendirebilirken, yapay zeka modellerinin nasıl sonuca
vardığı her zaman açık olmayabilir. Bu durum, denetimde güvenilirliği
zedeleyebilir ve denetçilerin kararları sorgulamasına yol açabilir. Denetçinin
mesleki deneyimi ve özen gösterme kararı, yapay zeka karar verme süreçlerinden
bağımsız olarak oluşturulurken, yapay zeka bu öğrenme süreçlerinde özgün
koşulları algılamada problemler ortaya çıkabilir.
Denetçinin Değişen Rolü
Yapay zekanın denetim süreçlerine entegrasyonu,
denetçilerin rolünü tamamen ortadan kaldırmamakta, ancak dönüştürmektedir.
Denetçiler artık yapay zekanın sunduğu bulguları yorumlama, doğrulama ve
etik çerçevede değerlendirme gibi kritik görevler üstlenmektedir. Bu,
denetçilerin teknik bilgi seviyelerinin artmasını ve yapay zekanın sunduğu
analizleri etkili şekilde kullanabilmelerini gerektirmektedir. Böylece insan
faktörü, yapay zeka destekli denetimde yönlendirici ve kontrol edici bir
unsur olarak varlığını sürdürecektir.
Yeni Güvence Modelleri ve Gelecek Perspektifi
Denetimde makul güvence kavramı, yapay zeka ile
birlikte yeniden şekillenmektedir. Hibrit güvence modelleri, yapay zeka
ve denetçilerin bir arada çalışmasını sağlayarak finansal hataları daha etkin
yönetmeye olanak tanıyabilir. Ayrıca, finansal şeffaflığı artırmak için yeni
düzenleyici mekanizmaların oluşturulması ve yapay zekanın karar alma
süreçlerinin şeffaf hale getirilmesi kritik öneme sahiptir. Büyük veri ve
sürekli izleme sistemleri sayesinde finansal hatalar daha erken tespit edilecek
ve denetim süreçleri daha dinamik hale gelecektir.
Sonuç:
Yapay zekanın denetim süreçlerine entegrasyonu, makul
güvence kavramını değiştirse de tamamen ortadan kaldırmamaktadır. İnsan
denetçilerin etik ve stratejik rehberliği, yapay zekanın sunduğu otomasyonu
tamamlayarak daha güvenilir denetim süreçleri oluşturacaktır. Ancak açıklanabilirlik,
algoritmik yanlılık ve etik denetim gibi zorluklar çözülmeden, yapay zeka
destekli denetimin tam anlamıyla benimsenmesi mümkün olmayacaktır. Gelecekte,
denetim süreçlerinde güvence kavramı daha dinamik bir yapıya kavuşacak ve
teknoloji ile insan faktörü bir arada çalışarak daha sağlam bir denetim
mekanizması ortaya çıkabilecektir.
Kaynakça
- Murat
Karaca (2024) - Yapay
Zekanın İç Denetime Etkileri: Fırsatların Yakalanması ve Tehditlerin
Yönetilmesi. Yapay zekanın iç denetim süreçlerine entegrasyonunu ve
beraberinde getirdiği riskleri inceleyen bir çalışma.
- Hacı
Ömer Köse & Nihan Polat (2021) - Dijital Dönüşüm ve Denetimin Geleceğine
Etkisi. Sayıştay Dergisi'nde yayımlanan bu makale, dijital
teknolojilerin denetim süreçlerini nasıl dönüştürdüğünü analiz etmektedir.
0 Yorum:
Yorum Gönder
Kaydol: Kayıt Yorumları [Atom]
<< Ana Sayfa