YEREL SEÇİMLERDE İKTİDAR OLMANIN PARADOKSU
Paradoks,
bir önermenin hem doğru hem de yanlış olma durumu. Bir önerme hem yanlış, hem
de doğru olabilir mi? Bu sorun Giritli filozof Knossoslu Epimenides'in ardından adlandırılmıştır.
Epimenides kendisi de bir Giritli olarak “Tüm Giritliler yalancıdır” söyleminde
yer bulmaktadır. Epimenides'in bu ifadesi, Epimenides
paradoksu olarak adlandırılır. Zaman zaman yalancı
paradoksu veya Giritli paradoksu olarak da anılmıştır.
Bir
önerme söyleyen açısından, hem doğru hem de yanlış olmaz. Kendisi Giritli olan
Epimenides’in söylediği doğru ise kendisi de Giritli olması dolayısıyla yalancı
olması gerekir. Eğer Epimenides yalancıysa tüm Giritlilerin söylediği gibi Tüm
Giritliler Yalancıdır önermesi de yanlış olması gerekir. Doğru söylediğine
inanılırsa yalan söylediği anlaşılır. Tersi durumda ise önermesi yanlış kabul
edilirse kendisinin doğru söylüyor olması gerekir ki, ama kendisi de Giritlidir. Söylediği şey iki durumda da bir çelişkili
durum ortaya çıkarmaktadır.
Bir
kişinin kendisinin yalan söylediğini bildirdiğinde, onun söylediği söz doğru
mudur yoksa yanlış mıdır? Burada ortaya konan paradoks “Söylediğim söz
yanlıştır” şeklinde ifade ediliyor olmasıdır. O zaman da kendisi de yalan
söylemektedir ama kendisinin en doğru olduğunu iddia edebilmektedir.
Siyasilerde
hep kendilerinin doğru olduğunu, seçmenler için en doğru şeyi kendilerinin
ifade ettiğini söylerler ve iktidara geldiklerine yapacaklarını ifade ederler. Vaat
ederken en doğruyu kendilerinin ifade ettiklerini söylerken, yapılmayınca
siyasette bunların olabileceğini söylerler ve bir paradoksa düşerler. Çünkü
kendileri de siyasetçidirler.
AKP,
2002 yılından bu tarafa iktidarda. İktidara gelirken birçok vaatlerde bulundu
ve bunları kendisinin doğru olarak yapacağını söyledi. Ancak gelinen noktada
yanlış yapılan birçok şeyle birlikte doğruları kendisinin yapacağını tekrar
tekrar vaat olarak seçmenlere söylemektedirler.
Enflasyonu
biz düşürdük, yine biz düşürürüz, Milli geliri artırdık zenginleştik, halkın
mutluluğu ve refahını artırdık gibi. Ancak yaşanan bir şey var ki enflasyon
iktidara geldikleri durumdan daha fazla yükselmiş durumda, yoksulluk daha fazla
artmakta, açlık ve yoksulluk sınırı sürekli yükselmekte halkın zenginliği ve
refahı düşmektedir. Topluma söylenen ile yaşanan arasında çelişki ortaya
çıkmaktadır.
“Gerçek
Belediyecilik” diye yerel seçimlerde belediyeciliği yine kendilerinin yapacaklarını
söylerken 22 yıllık dönemde birçok İl’in belediye başkanlıkları kendilerinde
olmasına rağmen yapamadıkları ve yerine getiremedikleri birçok kent
ihtiyaçlarını yine kendilerinin yapabileceğini söyleyebilmektedirler. Bunu da
“gerçek belediyecilik “ olarak söyleyebilmektedirler.
Hem
merkezi iktidarda hem de yerel iktidarda olmalarına rağmen muhalefetin
yapacağım diye vaat etmesi gereken ihtiyaçları, yine AKP ve Cumhur ittifakının
vaat etmesi yine bu durumu paradoks bir şekilde içerisinde taşımaktadır.
Bir tarafta iktidar olmak diğer taraftan muhalefet
gibi davranmak bir paradoks olmaktadır. Burada vaat edilen sorunların çözümüne
ilişkin söylenen şey doğru ise yani “iktidar- belediye başkanlığını almak” o
zaman zaten iktidarda kendileri bulunmakta “neden şimdiye kadar yapmadıkları”
arasında mantıksal bir sorun ortaya çıkmaktadır.
Aynı şeyi AKP nin, başka izlediği politikalarda
da görmek mümkün. Şimdiye kadar “emeklilere en fazla maaş artışının bizim
iktidar yaptı” söyleminde olduğu gibi. Artış yüksekse alım gücü neden düşük.
Türk parasının değer düşüklüğü nedeniyle, gerçek alım gücündeki kıyaslama
yapıldığında emeklilerin ne kadar düşük reel ücret aldıklarının ortaya çıkması
gibi. Ama bu durumu yaratan iktidar sahiplerinin yine bu durumdan çıkaracak
olanların, yine kendilerinin olduğunu söylemesi bir çelişki olarak ortaya çıkmaktadır.
İktidar, eğer bu koşuları yaratıysa, bunu değiştirmeleri de mümkün değil.
Sorunu ortaya çıkaranın, koşuları değiştirmeden yine aynı şeyi yaparak
sorunları çözmesi de bir paradoks.
İktidar
olmaktan ortaya çıkan yalancı paradoksu birbirine zıt iki örnekten birinin
doğru olup diğerinin yanlış olmamasıyla ilgili bu seçimlerde de ortaya çıkmaktadır.
Bir başka ifadeyle söyleyecek olursak, “ Belediyeleri tekrar almak” cümlesinin
ifadesinde “gerçek belediyecilik” söylemi üzerinden yer verilmesinde ortaya
çıkmaktadır. Bundan dolayı haber cümlesindeki sorunsalın yaratıcısının iktidar
olmaktan kaynaklı, yüklenilen iddia yine “biz çözeriz” cümlesinde, çok sayıda sorunla
ilişkili iktidar olma durumuna talip olunması bir paradoks.
Bir tarafta 22 yıldır yerelde ve ülke genelinde
iktidar olup, sorunların ortaya çıkmasına neden olup, yine aynı sorunu “ biz
çözeriz” demek doğru ise şimdiye kadar neden çözmediklerinin açıklanmasında bir
yanlışlık ortaya çıkmaktadır. Ya iktidar değiller, ya da iktidarlar
çözemiyorlar. AKP nin iktidar olduğu doğru ise, iktidar da sorun çözmek ise bu
çözülememiş sorunların olması bir çelişki.
İktidar olmaktan kaynaklanan toplumsal bir
paradoks yaşanmakta, halk ise kendini bir zaman tünelinde çaresiz ve çelişkiler
yumağında bir paradoksta bulmakta.
0 Yorum:
Yorum Gönder
Kaydol: Kayıt Yorumları [Atom]
<< Ana Sayfa